İşitme Engellilerde Artikülasyon Eğitiminde Kullanılan Yöntemler

İşitme engelli çocukların dil gelişimi normal çocuklarla aynı sıra yla gelişir ancak işitme
kaybının ortaya çıkış zamanı, şiddeti, derecesi-tipi, fark edildiği, cihazlandırıldığı ve eğitime
başlanıldığı zamana göre sıra değişmese bile dil becerilerini kazanma zamanı değişir. Bu
zaman farkı alınan eğitimin yoğunluğu ve kalitesine göre azalır ve bu bütün deil becerileri
kazandırılır.

Bu zaman değişikliğinin nedeni işitme duyularının fonksiyonunu tam olarak
yerine getirmemesinden kaynaklanır. Bu yüzden dil gelişim aşamalarının bazı evleri
problemlidir. Genel olarak işitme engelinin yarattığı bu sorunlar konuşmayı geciktirmekte,
artikülasyon ve fonolojik (ses bozuklukları) meydana getirmektedir. Ancak işitme kaybı
postlingual yani konuşma kazanıldıktan sonraki bir evrede meydana gelir ve hafif olursa dil
ve konuşma hemen hemen hiç etkilenmemekte çok hafif ses ve artikülasyon bozuklukları
görülebilmektedir. Prelingual yani konuşma öğrenilmeden meydana gelen orta ve ileri
derecedeki bir işitme engeli ise önemli ölçüde dil ve konuşma bozukluklarına neden olmakta,
özellikle ileri düzeyde ses ve artikülasyon bo zuklukları ile dilin içeriği, yapısı, anlamı ve
kullanımı ile ilgili ciddi problemlere neden olmaktadır. Kısacası, işitme kaybının meydana
geldiği yaş ve derecesi dilin kazanımı ve konuşma gelişiminde etkili olmaktadır.


İşitme engellilerin ünsüz üretiminde çoğunlukla atlama, yer değiştirme ve başka bir ünsüz
harf kullanma işlemleri görülmektedir. Kelimelerde ilk ve son ünsüzlerin atlanması oldukça
yaygındır. Bu iki durum arasında bir kıyaslama yapıldığında özellikle son ünsüzün yok
edilmesinin çok görüldüğü söylenebilir. İşitme engellilerin ünsüz üretiminde ötümlüler
ötümsüz eşleriyle, durak sesleri sürtünmeli ve akıcılarla, nazal sesler de oral seslerle yer
değiştirmektedir. İleri işitme kayıplı çocuklarda yapılan araştırmalarda en çok hata yapılan
seslerin ( t,d,k,s,z,ş,j,ç,c) gibi dil gövdesiyle üretilen sesler olduğu ortaya çıkmıştır.


Bu sorunların hepsi kaliteli bir eğitimle rehabilite edilebilir. İşitme engellilerde artikülasyon
probleminden kullanılan yöntemlerden ilk ve en önemlisi çocukta fonem farkındalığı ve
işitsel dikkat kazandırmaktadır. Çocuğa bu kazanım verildikten sonra çocuk söyleyemediği
sesin farkına varır ve eğitim ile o ses kazandırıldıktan sonra genellemesi yan i o sesi günlük
hayatta doğru yerde ve doğru şekilde kullanması sağlanmış olur.
İkinci yöntem ise o sesi çocuğa kazandırırken dil, dudak, diş ve nefes farkındalığı
sağlamaktır. Çünkü her sesin kendine özgü bir çıkarım şekli vardır.


Sonuç olarak işitme engelli her çocuğun dil gelişimi, dinleme becerisi, artikülasyon ve
fonolojik gelişimi için erken zamanda tanılanıp cihazlandırılıp bir odyolog tarafından
eğitime başlanması gerekmektedir.

Yorum yazın